31 Mayıs 2013 Cuma

Dayanamadım.... Gene Kitap Aldım :)

Yok anacım, hobi malzemeleriyle kitaplara dayanamıyorum, indirimdi, ucuzluktu derken alıveriyorum işte...
İdefix te indirim vardı, D&R dan sonra bir de ona dadandım :))
Bugün Cuma malum, aşağıya indim, kitaplarım gelmiş, önce onları aldım, sonra market-pazar alışverişi :)
İşte son aldıklarım...
 
Bunlar da okunacak kitaplarımın durduğu yatak odamdaki kitaplığa yerleştiler...
Baksanıza biiiir sürü okunacak kitabım var, hevesim de var, ama zaman bulmak... Neyse sanırım bugün bahçe işleri bitiyor, uzun sürecek işler bitecek yani, öğleden sonraları hamak keyfi yapabilirim inşallah :)
Ben kitapları fotoğraflarken tam önümde birşey var, bakın ne var :))
Fotoğraf çektirmekten nefret eden Bıdık efendi :))


30 Mayıs 2013 Perşembe

Dolma Konusu.... :))

Şimdi söze nereden başlayayım bilemedim... :))

Bizim asma diyeceğim... Henüz pek küçük...
 Ama konumuz dolmaydı değil miiiii :)
Hah...
Ben dolma içini kavurarak yaparım, hem de bol bol yaparım...
İşte... soğan, pirinç, kuş üzümü, yenibahar, tuz, toz şeker sırayla kavrulur...

Geçen cuma pazardan dolmalık biber almıştım, işte o zaman bol bol iç kavurmuştum. Dolmalık biberleri bir güzel doldurup artan içle birlikte dondurucuya kaldırmıştım.

Bugün minik asmamın üzüm vermeyecek dallarının yapraklarını topladım, kaynar suya batırıp rengi değişince çıkardım, süzdürdüm, sonra dünden dolaptan çıkardığım iç ile biiir güzel sardım :)
Bu kadarcık çıktı hazır içten, sapları da ekledim, malum pişerken tencerenin en altına koyacağız ya :)
Sonra pipetle vakumladım, dolaptaki biber kardeşlerinin yanına kaldırdııım...
Geceden dolaptan çıkartıyorum, ertesi gün pişiriyoruuum :)
Birkaç yaprakcık artmıştı, atmaya kıyamadım, onları da poşetleyip vakumlayıp attım dondurucuya, fazla yaprak olduğunda da böyle yapıyorum, çıkarıp çıkarıp sarıp sarıp pişiriyoruz :)

İşte böyleee....
Biraz elişi, biraz yemek işi, biraz bahçe işi, biraz ev işi.... O benim işte .... :))






29 Mayıs 2013 Çarşamba

Gömlekten Etek Olur mu ?

Olurmuş :))
Özellikle erkek gömleğinden, güzel olmuş :)
Zavallı erkeklerin kravatları, kazakları, şimdi de gömlekleri tehlikeye girdi :))


28 Mayıs 2013 Salı

İşte Buuuuuu.... Güzel ve Tehlikesiz :)

İşte buuu... Şu güzelliklere bir bakın hele...
Bunlar Suzy nin yakınlarıyla birlikte yaptıkları...
Evvvet... Plastik kaşıklardan yapılmış bu güzellikler, hani avize de yapmışlardı ama ben tehlikeli, yanıcı olacağını söylemiştim... Ama bu proje çok güzel ve tehlikesiz...
Orjinali ve yapım aşamaları Addictec Decorating sitesinde...
Şimdiiii... İlk alışveriş gününde birkaç paket plastik kaşık almak şart oldu... da... yapınca nereye asacağım orası meçhul işte :))
Ama çok sevdiiim :)


27 Mayıs 2013 Pazartesi

Bahçıvan Bugün Arka Bahçedeydi...

Arka bahçe neredeyse orman olmuş :(
 Günün sonuna doğru kesildi biçildi tırmıklandı bu hale geldi :)
 Hamağın yeri değişti, çünkü akasya öğleden sonra damla damla yağdırıyor yapış yapış sularını :(
Bakalım şu hamakta ne zaman yatıp kitap okuyup keyif yapmaya zaman bulacağım :(
Bugün de böyle geçti...
Bakalım yarın neler getirecek... :)
Şimdi tv-elişi zamanı....


24 Mayıs 2013 Cuma

Ben Yemek te Yaparım ... :))

Yaparım canım... arasıra...
Genelde anne sultanın işidir...
Bazen canı yemek yapmak istemez, bana devreder...
Her işimde olduğu gibi yemeklerim de pratiktir tabii :)

Mesela dünkü hafif menümüz...
Zeytinyağlı lahanalı pilav, kavun, peynir, supangle...
Pratik menü işte :))
Kavun önce ikiye bölünüp çekirdekleri alınır, sonra portakal gibi kabuğu soyulur, önce halka halka kesilir sonra lokma lokma dilimlenir :))...
Peynir özellikle Taciroğlu keçi peyniridir, kesilip yıkanıp tabağa konur :))
Supangle gene market rafından toz halinde alınıp süte karıştırılıp pişirilir :))
Ve zeytinyağlı lahanalı pilava gelince...
Zeytinyağlı lahana dolması sarmaktan nefret edenler için tavsiyemdir :))
Zaten lahanalar da nedense karton gibi sarılmıyor kiiii :((

Ben tarifini vereyim, tercih sizlerin :)

İnce kıyılmış lahanalar yıkanıp durulandıktan sonra yemeklik doğranmış soğanlarla zeytinyağında hafif yumuşayıncaya kadar kavrulur... (bazıları lahanayı haşlayıp koyarlar ama haşlayıp suyunu dökünce besleyiciliği gidiyor ya besinlerin, onun için hafif kavurmayı tercih ederiz biz... )
Üzerine sabahtan sıcak suya konmuş 1 ölçü pirinç, kuş üzümü, tuz, bir çay kaşığı toz şeker, yenibahar eklenip şöööyle bir karıştırıldıktan sonra 1 ölçü sıcak su üzerine gezdirilir, bildiğiniz pilav gibi demlenir...
Soğuduktan sonra servis edilir... Afiyet olsun...
Bu son cümle usta yemek sitelerinden kapmadır :)))))





23 Mayıs 2013 Perşembe

Rüzgar Çanı mı... Saksılık mı....

Plastik bir saksıyı dekopaj yapıp boyadım...
 
Niyetim gene saksı ve şurup ölçekleriyle yaptığım bu rüzgar çanı gibi bir süs yapmaktı ...
Ama anne sultan saksılık yap, içine saksı koyar asarız dedi... Kırar mıyım hiç :)
Astım da... içine saksı koyamadım, dışarısı fırtınalı ya, çıkıp saksı alamadım :(
Şimdilik böyle boş boş veranda da salınsın bakalım :)
Bakar mısınız konserve kutularından yaptığım sulama kaplarının küçüğüyle de takım olmuş :))

Bugün de böyle sıcak ve fırtınalı geçti gidiyor işte...
Şimdi tv karşısı elişi zamanım geldi :)
Elimdeki iş yeni bir tasarım değil, daha önce sattığım bir örtünün kare takımı istendi, onu işliyoru, yoksa yeni olsa paylaşırdım yani :))




22 Mayıs 2013 Çarşamba

Bugün Evin Bahçıvanının Günüydü....

Bahçeler orman gibi oldu, neyse ki bahçıvan işbaşı yaptı, bugün ön bahçeyi bitirdi :)

Ön bahçenin hali böyleydi...
Çimler biçildi, otlar temizlendi, tırmıklandı, ağaçlar budandı ve sonuç....
Bu işler yapılırken Bıdık bey sandalyesine kurulmuş,
Anne sultan bahçe temizleniyor diye pek keyifli...
Eeee... Banu nerede ?
İşte buradaaaa :)
Ot yolmakla meşgul... Haaa bahçıvanın da ta kendisi işte :)
Şu manzaraya bi bakın, damın üstüne kar yağmış gibi :))
Görünen ağaçlar akasya, çiçekleri olduğu gibi küçük evin damını kaplamış, tabii oradan da uçup verandayı kaplıyorlar, süpür canım süpür :))

Çöpleri atmaya çıktım, köşede çöp konteynırı, çıkmışken şööyle etrafa bir baktım...
Bu görünen ev tiyatro-dizi oyuncusu Nejat Birecik'in... Karşı tepe Kartepe, meteoroloji görünüyor... Diğer görünen damlar buranın yerlilerinin, arada komşu Mustafa abinin sera ve mandırası, ama mandırada üretim yok :))
Tam eve doğru döndüm, misafir gelmiş :)
Yuvarlak içine aldım gördünüz mü :)
Paydos edip eve girerken balkondaki güllerime takıldı gözlerim, göstermeden duramadım :)
Karnım acıktıııı...
Yemek hazırlamaya gidiyorum, sonra tv-elişi moduna geçeceğim :)
Sırada arka bahçe var, ama yarın yağış gösteriyordu meteoroloji, hava açınca orayı yapacağım, diğer bahçeler Bilal oğlanın ellerinden öper :))


21 Mayıs 2013 Salı

Acil Banyo Takımı :)

Bugün sıra banyoyu temizleyip takımlarını değiştirme günümdü...
Minik banyoyu yaptım ya, tabii onu koyacağım ama ona uygun takım da lazım değil mi :)
Acilen bir konserve kutusu (önceden beyaza boyanmış hazır birkaç tane var) ve daha önce alınmış bir sıvı sabun şişesi hemen aynı desenle dekopajlanır ve sabahtan temizlenmiş olan banyo yerleştirilir :)
İşte böyle...
Birara şu su borularını da boyasam iyi olacak değil mi :))


20 Mayıs 2013 Pazartesi

Banyo Küveti .... !!!

Şu seramikten minyatür banyo küvetleri var ya, çok hoşuma gidiyordu onlar, ama 45-50 lira arası olunca kıyamıyordum doğrusu :)
Çoook hevesim vardı....
Ama artık benim de vaaar :)
İşte....
Benimki biraz çirkin, ama var işte.... Tabii banuca birşey benimkisi :))
Nasıl mı...
İşte böyle...
Bir plastik bidon alınır ele...
Küvet şeklinde bir güzel kesilir...
Ayak olarak pano çivileri seçilir :))
Çiviler kızdırılıp küvete monte edilir... Küvet boyanıp peçete dekopaj yapılır... Kenarlarına da pencere süngeri geçirilir... Sonra birgüzel verniklenir...
Ve banuca bir küvet çıkar ortaya :))
Çirkin mirkin... benim de var ya... :))


17 Mayıs 2013 Cuma

İğne Oyası Panolar...

Beceremediğim iki şey... Mekik oyası ve iğne oyası :)

İğne oyası çiçekleri çok seviyorum...
Sibelin Çiçekleri-sevgili Sibelcim çok güzel çiçekler yapıyor ya, hani bana da göndermişti de, ben de pano yapmıştım böyle...
Üç gün internet ve telefon kesik olunca (kepçe koparmış köylerin ana kablosunu) eski elişi modellerime bakıp durdum...
İşte onların birinde iğne oyası panolar vardı, hemen paylaşmak üzere ayırdım...
Özellikle sevgili Sibelin dikkatine :)






Çok güzeller değil miiiiiiii :)


13 Mayıs 2013 Pazartesi

Çatal Kaşıklara Gün Doğdu :))

Bodrumda kullanmadığım eski çatal kaşıklar var... Veeee değişik bir de proje çıktı karşıma :)
Yapar mıyım... işte onu bilemem, sıra gelir miii, unutur muyuuuum :))




10 Mayıs 2013 Cuma

Haftanın Özeti...

Farkında mısınız bilmem ama... bu hafta yayın yapamadım...

Yoğun bir şekilde dış işlerdeydim...
Şöyleki...

Geçen yaz arabamın muayene zamanıydı... ancak o sırada arabada maddi açıdan büyük bir arıza çıkmıştı, onu yaptırmak zorunda olduğumdan bütçemde muayeneye ayırdığım kısmın oldukça üstünde taksitler oluşmuştu ve muayene işini bu seneye bırakmıştım...

Pazartesi :
Arabanın öncelikle egzos muayenesi gerekiyordu... Sabah kalktım gittim... Egzos Muayenesinden geçemedim :(
Doooğru servise... Servistekilerle akraba gibiyiz zaten :) Oto Teknik .... Sağolsunlar hemen ilgilendiler, arıza giderildi, tekrar gittim muayeneye ve geçtim :)

Eh, buraya kadar gelmişken bir de Carrefoura uğramadan geçemedim :) Dolaşmasını seviyorum, yenilikler neler, fiyatlar filan... eh tabii sepet te boş kalmıyor tabii :))


Ama asıl önemlisi Genel Muayene...
Pazar gününden internet üzerinden TÜVTÜRK ten randevu almıştım Salı sabahı için...

Salı :
Sabahın 8 inde düştüm yollara... Önce arabayı yıkattım, sonra dooğru muayene yerine, kayıt işlemlerimi
yaptırıp geçtim sıraya... Sıra numaramın gelmesini bekliyorum...
Nihayet geldi işte... Arabayı teslim edip geçtim arka tarafa sonucu bekliyorum...
Ama o da neeee....

 Üç büyük kusur, ama gerçekten önemli... Arka fren hidrolik hortumları hasarlı, ön sol tekerlek rotil boşluğu...
Dağdan aşağı inerken Allah korusun.... fren-tekerlek... hata kabul etmez...

Dooğru gene servise...
Orası burası söküldü, yenilendi, toparlandı, gene banyo yaptı, saat 14 e doğru ver elini muayene istasyonu gene :)
Kayıt işlemi yapıldı, gene geçtim sıraya bekliyorum...
Eveeet... sıra geldi, arabayı teslim edip geçtim arkaya, testler bitti... Veeeeee....

Oh beeee..... Rahatladım.... Eh oldukça masraflı oldu ama yasalara uymayan herhangi birşey beni çok rahatsız eder ya, artık yok işte, içim rahat :)



Çarşamba dinlenmekle geçti... Malum, şehire inmek zaten stres yaratıyor bende, bir de bir o yana bir bu yana git gel... yorulmuşum...

Perşembe... Biraz evişi, biraz tembellik...
Zaten havalar pek tatsız gidiyor, insanları da etkiliyor ya...

Ve bugün....

Hava kapalı ve soğuk ve ıslak...
Anlayacağınız bugün de benden hayır yok...
Şimdi alayım elime işimi, çayımı da koyayım, elektrikli soba da yanıyor, geçeyim divana, televizyonu da açayım keyif yapayım :)


Elişim mi ne.... Arkadaşımın siparişli olan örtülerin işlemeleri bitti de, firkete oyalarına başladım :)