31 Temmuz 2014 Perşembe

Bu Balık Başka Balık :))

Ne zamandır bekliyor böyle mahzun mahzun garibim... :(
Bir türlü karar veremedim ki nasıl birşey yapacağıma...

Sonunda aldım boyayı elime ponponladım beyazla, başlamak bitirmenin yarısıdır diyerek :)
İnanın boya bitene kadar hala aklımda bir fikir yoktu :)

Birkaç fikri eledikten sonra şimdilik kalsın diyerek verandada masanın üzerinde öylece bırakıp geçtim hobi odama, ortalığı biraz toparlayayım diye.
Peçete kutumu düzenlerkeeeeennn... İşte budur dediiim :)

Peçete dekopaj...
Hemen uygulamaya geçtim...
Buraya kadar tamam...
Ama bu kadarla kalmak istemem, pek bir sade oldu :))

Odur budur derken brkaç şey denedim, içime sinmedi...
İşte o arada bu ağ örme geldi aklıma :))

Veee... Ağa takılmış balığımız :))
Şimdi de işin zor yanı... Yer bulmak...
Bu da küçük eveeee :))
Balık kısmettir değil mi :)
Hepinize bol kısmetli günler olsun :)
 




27 Temmuz 2014 Pazar

25 Temmuz 2014 Cuma

Bizim Sokağın Evleri...

Bizim sokağın evleriyle bir peçetenin deseninde karşılaşmıştım.
Karşılaşmıştım da, tek olduğu için kıyamamıştım kullanmaya...
Taa ki internette dolaşırken gördüğüm bir çalışma kafamda güzel bir fikrin doğmasına sebep olana kadar :)

Güzel bir fikir doğdu da, ben güzel uygulayabilecek miyim bu aceleci, sabırsız gönlümle orası meçhul işte :)

Daha baştan kendini gösterdi bile sabırsızlık...
Tahtalardan oymayla kim uğraşacak, kalın strafor üzerine (hazır beyaz işte, boyamak ta gerekmiyor) evleri peçete tutkalıyla yapıştırıverdim, oymak için de yaktım piknik tüpünü,
bu işte kullandığım bıçağımı kızdırıp kızdırıp oydum bir güzel evlerimi :))
Sonra peçetenin diğer tarafında kalan evlerden oyduğum parçalarla bu evlerin yan taraflarını tamamladım, bir kısım yerlerini de boyadım...
Evler böyle olduuuu...
Sokak için bir kereste parçası buldum odunlukta...
Dekupaj aletiyle iki kenarına şekil verdim,
Kestiğim yerleri titreşim zımparayla düzeltip yumuşattım, alt ve üst yüzeyleri temizledim...
Üst tarafı mavi, alt tarafı yeşile boyadım, bu arada evler de kurumuş hazır bekliyor işte şurada :)
Sokak kururken çıfıt kutumda bir küçük ayna buldum plastik çerçeveli, onu da yaldız boya ile boyadım, hepsini kurumaya terkettim :)
En zevkli tarafına geldi sıra...
Montaj işi...
Ve yerine asma...
Ve fotoğraf çekimi...
Bir soldan...
Bir sağdan...
Bir ortadan...
( En soldaki evin baca yanları boyanmadan kalmış, görmeyin onu olur mu :))
Aynadan güzel bir güneş olmuş değil mi :))))
Eski dolap kulpları işe yaradı, artık bahçe makasını ve küçük küreği aramayız, tabii aldıktan sonra yerine asarsak :))
Benden bu kadar...
Fikirlerden fikirler doğar... Hep söylüyorum bunu... Belki birilerinizde değişik fikirler uyandırır :)
Sevgiyle..... :)




24 Temmuz 2014 Perşembe

Ağ Örüyorum...

Ağ örüyorum işte...
Belki balığa çıkacağım, ne biliyorsunuz :))

Hele bir bitireyim de, merakınızı gidereceğim :)

Yıllar yıllar önce, Finike'de dükkanım için böyle uzun uzun ağlar örmüştüm, navetlerim o zamandan kalma, toka geçirip kemerler , plaj için fileler örmüştüm...
Unutmuşum örmeyi, internette bir sitede buldum, bulmuşken paylaşayım dedim :)
Ama bu solaklar için olanı, yani ben ve benim gibiler için :)
Sitede sağlaklar için olanı var :))
Sonuç pazartesiye :)


23 Temmuz 2014 Çarşamba

Birkaç Kare Güzellik...Ve Kitap....

İlk güzellik kitap tabii :))
Bir Linda Howard macerası daha geçti ...
Gene çok güzeldi, gene çok sürükleyiciydi, gene çok sevdim :)
Bu defaki çocuk ve organ mafyası üzerine, tabii arada aşk ta var...
Koltuk ve sehpamı hatırlamayanlar varsa bir gözatabilir :))

Gelelim diğer güzelliklere...
Bu bizim komşu anne, iki çocuğuyla ara sıra bizi ziyarete geliyor :)
Çocukları pek uslu, pek söz dinliyor :)
Aslında hayretle takip ediyorum, yavrularını bir yere bırakıyor, mesela bizim alt bahçede deponun oraya, kendi gidiyor, saatler sonra o gelene kadar yavrular hiçbir yere gitmiyor, o gelip çağırınca gidiyorlar, sanki tembih ediyor "ben gelene kadar bir yere kıpırdamayın" diye :))

Ortanca çoğaltmaya çalışıyorum ön bahçede de, margaritler zaten kendi kafalarına göre heryerde :))...
Kapı üstü sarmaşık gülü bu sene keyifsiz havalar yüzünden, tek tük açabiliyorlar :(
Arka bahçedeki güller de öyle maalesef :((
Mor salkımın da keyfi yok, ikinci açışı bu, ya da açamayışı diyeyim :(
Önce daha yapraklar çıkmadan coşup açıyor, bir de yapraklandıktan sonra... Ama işte... Havalar... :(

Bizim kapı numarası ...
Dört glayörümden ilki açtı, sürprizi sarı rengi:)
Bakalım diğerleri ne renk açacak :)
Geçen sene Serap'ın getirdiği glayör soğanlarından biri beyaz açmıştı, ama soğanlar toprakta yokoldu :(
O yüzden yeni aldıklarımı saksıya diktim bu sene...

Ve aşağıdaki eski deponun oradan çıkan bozulmuş şamandıra topları, atılmaz değil mi bunlar :))))
Birşey yapılır kiii :)))))




22 Temmuz 2014 Salı

Transfer Yaptııım :)))

Artmış lambri parçaları vardı, geçen sene Kurban bayramından önce onları birleştirip iki tane ufak pano yapıp beyaza boyamıştım...
Sonra malum hastane işleri filan, unutmuşum onları...
Hafta sonu bodrumu şöyle bir toparlarken elime geçti...
Peçete dekopaj mı yapsam ne yapsam diye modelleri karıştırırken, birinin arasından kuşe kağıda basılmış çiçek resimleri çıktı, lazım olur diye koymuşum demek ki, hani takvim yaprakları gibi parlak, kalın kağıtta...

Olur mu olmaz mı diye hiiiç düşünmedim...
Bastım transfer tutkalını tahta üzerine, yapıştırdım kağıtları, bezle ovalayıp iyice havasını aldım, bıraktım kurumaya...

Ertesi gün bir heyecan...
Bir kase su alıp yerleştim karşılarına...
Islattım parmağımı, başladım sıvazlamaya...
Ay oluyor galibaaaaa.... :))
Oldu oldu :))
Tahta düzgün olmadığı için hava kalan yerler tamamen soyulsa da değişik bir görüntü oldu...
Tabii bana göre :))
İkisini de soyduktan sonra sprey vernik sıktım...
Renkler biraz daha belirginleşti ama flu gene de, fotokopi olmadığı için herhalde...
Dün, deliklerini açıp doğal rafya ve tahta boncuklarla askılarını yaptım...
Asacak yer....
Oraya bak yok, buraya bak yok...
Küçük eveeee....
Biri bu,
biri de bu :)
 
Böylece transfer işini de denemiş oldum... Riskli iş, ama sürprizli işte, heyecan yapıyor insan, peçete daha kolay, dekopaj resimleri en kolay :)

Aslında ben dünden beri sabahtan öğleye kadar temizlik yapıyorum çaktırmayın :))
Dün süpürdüm, bugün sildim, yarın camlar ... Çok çalışıyorum çoook :))




21 Temmuz 2014 Pazartesi

Doldursakta mı Dondursak... Doldurmasakta mı Dondursak... :))

Ben doldurup donduruyorum :))
İyi oluyor, çıkart, tencereye diz, pişir, soğut, ye :)
Zeytinyağlı biber dolması diyorum...
Hazırlayıp donduruyorum, iyi oluyor, yaz-kış yeniyor :))

İçini kavurarak yaparım ben, öyle seviyorum...
Bol soğan, kırık pirinç, nane, kuş üzümü, yenibahar, limon suyu, tuz, şeker... Birşey unutmadım sanırım :)

Hafta sonu üç tabak doldurdum...
Tabak dediysem, strafor tabak :))
Sonra poşet geçiririm, pipeti sokuşturup bir güzel "füüüüp" yapıp havasını çekerim, bir de klips takarım ucuna, işte hazır dondurulmayaaaa :))
Bu torba klipslerini yeni keşfettim, Şok ta  buldum, hem kısaları hem uzunları var, rahat oldu böyle...
Özellikle maydanoz, dereotu gibi bir kısmını kullanıp tekrar dondurucuya koyduklarım için ideal oldu :)

Bugün yemek paylaşımı, bakalım yarın ne var :))



18 Temmuz 2014 Cuma

Dallar ve Kozalaklar...

Roman adı gibi oldu :))

Doğal malzemeleri seviyorum demiştim ya, doğa bol bol veriyor ya...
İşte dallar da kozalaklar da bizim bahçelerden ...

Dalları kartopu vermişti, kozalaklar alt bahçedeki çamdan hediye :)
Benden de ip olsun bari dedim, işe koyuldum :)
 Başladım bir dal bir kozalak bir dal bir kozalak bağlamaya...
Yeter bu kadar dedim, gittim verandaya astım... Astım asmasına da... Bir türlü gördüğüm gibi fotoğraflayamadım :(


Ancak bu kadar işte...
Ay sanki sanat abidesi yaniii :))


17 Temmuz 2014 Perşembe

Kızılcıklar Oldu mu... Selelere Doldu mu... Heeeyyyy... :))

Türkülerle birlikte gidiyor benim üretimler bu aralar :)))
Benim kızılcıklar oldu da, dalında kaldı :))
 Toplamaya üşendim yani :))
Doğal malzemelerle çalışmayı seviyorum, hem de bedava ya... :))
Budanan söğüt dallarından bir tutam koymuşum bir kenara ...
Malzemeyi elime bambaşka bir fikirle alıyorum, sonra bambaşka birşeye dönüyorum :)
Bunlardan kalp şeklinde bir çelenk yapacaktım, ama kurumuş bunlar, istediğim gibi eğilip bükülmezler kiii :(
O zaman demet halinde boncuklu birşeyler derken böyle oluştu kızılcık dalları :)
Telle bağladığım boncuklar kızılcığa benzemiyor mu :)

Birarada böyle cici durmuyor mu :)
Amaaaa... En cici yeri de kurdelesi değil miiii :)
Bunu asmaya yer zor buldum biliyor musunuz :))